Büyük bir çürük ya da travma gibi sebeplerle oluşan kırık sebebiyle diş pulpasına ulaşan bakteriler sebebiyle diş ölebilmekte veya iltihaplanabilmektedir. Böyle bir durumda çiğneme, baskı ve ya sıcak-soğuk aşırı hassasiyet ve ağrıya sebep olabilmektedir. Ayrıca herhangi bir etkene bağlı olmadan da ağrı olabilmekte ve gece ağrısı yapıp ağrı kesicilere cevap vermemektedir. Bu gibi durumlarda diş kendi kendini iyileştirememektedir ve doktorunuzun bilgisi olmadan alacağınız ilaçlar özellikle antibiyotikler, ağrınızı sadece geçici bir süre için erteleyebilirler. Sorun büyüdüğünde enfeksiyon yayılabilmekte alt dokulara da geçerek apse olarak yüzünüzde şişmeye sebep olabilmekte ve tedavisi daha güç bir hale gelmekte ve dişin çekilmesi gerekebilmektedir. Bu durumda tek çözüm dişin pulpasının temizlenerek ağrıya sebep olan sinirlerin ortadan kaldırılmasıdır. Çekim daha ucuz bir tedavi yöntemi olmasına rağmen, sağlam bir dişin kaybı, doldurulması zor bir boşluk oluşturmaktadır. Bu boşluğun kapatılması amacıyla köprü, protez ya da implant yapılması daha masraflı ve zor bir tedaviyi getirmektedir. Eğer seçim yapabilme şansınız varsa dişinizi kaybetmemeniz her zaman avantajınıza olacaktır.
Günümüzde kullanılan yeni tedavi sistemleri (dijital görüntüleme) ve yöntemleri (turlu kanal şekillendirme) ile önceki yılların aksine kanal tedavisi sırasında herhangi bir ağrı oluşmamaktadır. Kanal tedavisi tek seansta tamamlanabileceği gibi dişin durumuna göre birkaç seans da sürebilir.
Kanal tedavisi sonrasında restorasyonu yapılan diş, hijyen kurallarına uyulduğu sürece çok uzun yıllar sağlıklı olarak kullanılabilmektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder