14 Ocak 2013 Pazartesi

Estetik Dolgular


Estetik dolgunun ağız dışında laboratuar ortamında hazırlanma özelliğinden kaynaklanır. Dişin kırık, çürük veya eski dolgulu kısmı uzaklaştırıldıktan sonra kalan sağlam bölümün ölçüsü alınarak laboratuara yollanır. Laboratuar ortamında, hassas bir teknoloji ile hazırlanan model, özel IPS makinesine alınarak mükemmel estetik ve fonksiyona sahip dolgular elde edilir.

IPS porselen dolgular, dünyada mevcut ağız içi restorasyon materyalleri arasında diş dokusuna en uygun malzemedir. Bu porselen dolgunun hazırlanmasında en ileri teknoloji kullanılır. IPS dolgu yönteminde ağızdaki sağlıklı diş dokusuna dokunulmaz. Minimum madde kaybı ile maksimum tutuculuk sağlanır. Sıkıştırılmış özel bir porselenden olduklarından ve ağızda sertleştirilmediklerinden kenar sızıntısı minimumdur (Bu, dolgu altı çürükleri ve dolgunun düşmesini engeller).

Estetik dolgu dişe göre şekillendirilir ve düzeltilir. Bütün bu işlemler amalgam dolgu işleminden daha uzun sürer. Ancak amalgamın en az iki katı kadar daha pahalıdır. Estetik dolguların ağızda kalma süresi de 7-10 yıldır ki bu süre amalgamın ömrüne yakındır. Ancak çok büyük dolgularda durum amalgamın lehinedir.


İmplant ve Risk Faktörleri


• Radyoterapi gören hastalarda yara iyileşmesi geciktiğinden dolayı implant tedavisi için bir süre beklenmesi gerekmektedir.
• Kontrol edilemeyen diabet, özellikle juvenil diabet (Tip I) hastalarında implant tedavisi risk oluşturmaktadır.
• Kanama hastalığı veya antikoagulan ilaç kullanan hastalarda implant tedavisi risk oluşturmaktadır.
• Aşırı sigara tüketimi dental implantların uzun dönem başarısını olumsuz etkilemektedir.





Gülüş Estetiği ve Simetri

Ön kesici dişlerin şekil ve boyutlarındaki uyumsuzluk kolayca farkedildiği için simetri çok önemlidir. Bu bakımdan yüz hatlarının imkan verdiği ölçüde simetrinin sağlanması gülüşe fazladan bir çekicilik katar.




Ortodonti Fiyatları

Ortodonti tedavisinde diş teli takılması ve ortodonti fiyatları vakanın durumu, tedavi süresi ve ortodonti tedavisinde kullanılacak malzemeye göre değişiklik göstermektedir. Ortodonti diş ile kendi doğal dişlerinizle estetik sağlanmaktadır. Protez (zirkonyum, lamina, empress) ile sağlanmış olan estetik uygulamalarda, tedavi sonucunda kendi dişlerinizin yerini protez dişler almakta ve bu uygulama ortodontik tedaviden 2-3 kat daha da maliyetli olmaktadır.

Ortodonti tedavilerin vakaların zorluğuna, tedavi süresine ve uygulanacak olan tedavi tekniğine göre ücretler değişmektedir. Ortodontik tedaviler uzun süreçli tedaviler olduğu için bu süreye yayılan ödeme seçenekleri de hastaya sunulmaktadır. Ortodonti fiyatları ve ücretleri ortodontist uzman hekim muayenesi sonucunda en sağlıklı şekilde belirlenebilmektedir.

Ortodonti tedavisinde diş teli takılması ve ortodonti fiyatları vakanın durumu, tedavi süresi ve ortodonti tedavisinde kullanılacak malzemeye göre değişiklik göstermektedir. En doğru ortodonti tedavi fiyatlandırması diş muayene sonrasında panaromik röntgenlerin çekilmesi ile belirlenebilir. Diş teli fiyatları için ortodonti uzmanınıza muayene olabilirsiniz.

Zirkonyum Porselen Diş

Metal bir desteklilere en büyük üstünlükleri renkleri, ışığı yansıtmaları ve canlı görünümleridir. Altlarında metal olmadığı için yansıma diş gibi çok doğaldır.

Tam seramikler ışığı geçirdiklerinden doğal diş yapısına çok benzer bir estetik oluştururken, çok iyi yapılmış bile olsa metal porselenlerde bir donukluk ve yapaylık vardır. Bu nedenle özellikle ön dişlerde tam seramikler tercih edilmelidir.

Metal destekli porselenler bazı ışıklarda (disko, fotoğraf makinası flaşı...vb) ağızda yokmuş gibi koyu renk bir boşluk görüntüsü verirler. Tam seramikler ise doğal diş gibi tepki verir ve her türlü ışığı geçirirler. Alt yapısında metal olmadığı için kron-diş eti hizasında koyu renk (gri-mor renkli) bir çizgi olmaz. Daha estetik  görüntü sağlanır.

Diş eti çekildiğinde, full porselenler estetik görünümlerini korurlarken, metal porselenler diş ile birleştikleri bölgede kötü bir görüntü oluştururlar. Metal desteklilere göre diğer bir avantajları da; yapıştırılma şekilleridir. Metal desteklilerin yapıştırılması sadece mekanik olarak yapılabilmekteyken bunların hem mekanik hem kimyasal tutuculukları vardır. Metal destekli porselenlerde metale karşı olabilecek alerji riski de bu tür kuronlarda yoktur. Bu estetik porselenler, çiğneme kuvvetlerine karşı direnci çok güçlü olmadığı için, arka dişlerde kullanılamıyordu. Zamanla geliştirilen malzemeler ve estetiğe olan ilginin artması günümüzde çok kullanılan zirkonyumun gelişmesini sağlamıştır.

Estetik Diş

Dişler kişilerin diğer insanlarla kurduğu iletişimlerde en öne çıkan unsurların başında gelmektedir. Beyazlığı temizliği ve düzgün bir yapıda olması bu iletişimin daha iyi geçmesinde önemli bir etken olarak bilinmektedir. Bu etkenlerin kusursuz bir yapıda olması ise kişinin hayatında önemli bir pozitif değer olarak görülmektedir. Tüm bunların yanında dişlerin estetik olması güzel bir görünüşün yanında dişlerin doğru fonksiyonları ile çalışmasınıda sağlamaktadır.

Pembe estetik adını verdiğimiz bu bölgede gereğinden fazla görünen diş etleri ya da asimetrik diş eti seviyeleri mevcutsa bu durumu düzeltmeden estetik bir diş hekimliği uygulamasından bahsetmek imkansız olur.

Bu tedavide merak edilen bir soru ise fiyatlarının ne kadar olduğudur. Diş hekiminin bu konuda ki uzmanlığı tedavinin maliyeti hakkındaki en önemli detaydır. Ayrıca estetiğin fiyatlandırılmasının sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için kişinin kendisinin şahsen uzmana görünmesi gerekmektedir. Bunun sonucunda hasta daha sağlıklı bir maliyet tablosu ile karşılaşacaktır.

İmplantın Avantajları


Daha estetik ve daha doğal bir görünüm sağlarlar. İmplant uygulamaları sağlıklı bir ağız yapısı ve güzel gülüşlere ulaşabilmek için fonksiyon, estetik ve anatomik açıdan doğal dişin en iyi alternatifi olarak görülüyor.

İmplant üstüne yapılan total (damak), parsiyel veya sabit protezler hiç oynamaz. Tutuculuk maksimumdur. Çekilmiş dişlerin olduğu kemik bölgelerinde zamanla madde kaybı olur ve kemikler gittikçe incelir. Buna bağlı yüz profilinde bir takım değişiklikler olur. İmplantların yerleştirilmesi ile bu kemik kaybı engellenir. Çiğneme fonksiyonu düzeldiği için daha dengeli ve iyi beslenme sağlanır. Böylece iyi çiğneyememeye bağlı olarak oluşmuş mide problemleri giderilir. Doğal görünüm ve estetiğin sağlanması ile kişinin kendine güveni artar. Yapılan bilimsel çalışmalarda implant başarısının % 90-100 arasında değiştiği gösterilmiştir. Fakat elbetteki her tıbbi işlemde olduğu gibi %100 garanti vermek mümkün değildir.


Laminalar


Halk arasında “ Yaprak Porselenler ” olarak da bilinen lamina dişler sayesinde estetik olmayan bir gülüş artık kader olmaktan çıktı. Mükemmel estetiği sağlamak amacıyla uygulanan seramik laminalar pozisyon bozukluğu olan, renklenmiş, travmaya uğramış, kırılmış ya da aşınmış, ayrık ön dişler için koruyucu bir tedavi metodudur. Ön dişlerin renk, form ve pozisyonlarının değiştirilmesi amacı ile kullanılırlar. Ayrıca lamina tedavisi daha güzel bir gülüş ile kişinin kendine güvenini de arttırmaktadır. Doku uyumları, aşınma dirençleri, renk stabiliteleri ve doğal dişe benzer estetik üstünlükleri nedeniyle sıklıkla tercih edilebilirler. Camsı karakterdeki yapıları nedeni ile ışığı yaygın ve ışınsal olarak yansıttıkları kadar yaygın ve düzenli olarak da geçirirler. Bu şekilde doğal dişin ışık geçirgenliği ve yansıtma özelliklerini gösterebilme potansiyeline sahiptirler. Laminaları doğal dişlerden ayırt etmek neredeyse imkansızdır. Dişin ön yüzeyinden 0,3-0,7 mm'lik bir tabaka kaldırılır. Ölçü alınır, elde edilen model üzerinde mumdan dişler hazırlanır. Mumlar hasta ile beraber, onun isteklerine göre düzenlendikten sonra, ideal gülüş elde edilmiş olur. Mükemmel bir uyumla hazırlanmış laminaların, özel bir yapıştırıcı kullanılarak diş ile bir bütün olması sağlanılır. Renklenmiş dişler söz konusu ise, alttaki diş renginin kötü bir şekilde yansımasını engellemek ve ideal bir estetik sağlamak için porselen kalınlığı arttırılmalı ve öncesinde diş beyazlatma işlemi uygulanmalıdır. Laminalar yapıştırıldıktan sonra en önemli nokta hastanın ağız bakımıdır. Ağız bakımı iyi değilse elde edilen estetik kısa bir süre sonra diş etlerinin kötü görüntüsü nedeni ile bozulacaktır. Lamina restorasyonlarda hekimin bilgi ve becerisi kadar çalışılan laboratuarın başarısı da önemlidir.

Ortodonti


Ortodonti çapraşık dişlerin düzeltilmesi, diş, çene ve yüzdeki uyumsuzlukların giderilmesi ile ilgilenen bir bilim dalıdır. Ortodontistler (ortodonti uzmanı) çene kemiğinizin ve dişlerinizin doğru yerde ve doğru konumda yerleşmesini sağlar. Dişlerdeki çapraşıklıkların düzeltilmesi ile önemli bir estetik kazanım sağlandığı gibi, ağız ve diş sağlığına da pek çok katkıda bulunulur. Çapraşıklıkların giderilmesi ile bu bölgelerin daha kolay ve etkili temizlenmesi sağlanır, böylece çürük ve diş eti hastalıklarının önüne geçilmiş olur. Ayrıca dişlerin ve çenelerin birbiriyle kapanışları düzeleceği için daha sağlıklı çiğneme fonksiyonu kazanılmış olur. Çocuğunuz yaklaşık olarak 7 yaşına gelince, bir ortodonti uzmanı tarafından böyle bir tedaviye ihtiyacının olup olmadığının belirlenmesi gerekmektedir.

Diş Beyazlatma


Diş beyazlatma sırasında hiçbir anestezi uygulanmamaktadır. Herhangi bir iğne kullanılmamaktadır. Çünkü diş minesine uyguladığımız bu işlemde, diş beyazlatma uygulanan bölge herhangi bir sinir sistemine sahip olmadığı için, diş minesinde bu işlemi gerçekleştirdiğimiz için hasta hiçbir ağrı hissetmez. Hastamızda var olan tek sıkıntı diş beyazlatma işleminde çok uzun süreli ağzının açık kalmasıdır. Bu süre yaklaşık bir saattir. Diş beyazlatmada karşılaşılabilen sıkıntılardan biri de bazı hastalarımızda sonraki iki gün içerisinde geçen hafif sıcakta, soğukta veya nefesini çektiğinde üşüme duygusudur. Eğer bu işlem devam ederse hekimini uyarmak zorundadır. Hekimin uygulayacağı florlama dediğimiz bir flor kaşığıyla flor uygulanırsa bu hassasiyette tamamen kaybolmaktadır.

12 Ocak 2013 Cumartesi

Gülüş Estetiği ve Diş Oranı

Ön iki dişin genişliklerinin yüksekliklerine oranları yine altın orana uymalıdır, yani 0.618/1 = 0.618 bu da 1 in phi sayısına bölümünden elde edilen sonuca eşittir. Dişin görünür boyu, her zaman genişliğinden büyük olmalıdır.









Bonding İşlemi Pahalı Mıdır ?

Genellikle diğer estetik işlemlere göre daha ekonomiktir. Ücreti belirleyen faktör, kullanılan malzeme ve seçilecek tedavi türüdür.

Estetik Dolguların Avantajları

Bu dolguların en büyük avantajları estetik olmalarıdır. Ayrıca bu dolgular dişlere iyice bağlandığı için diş dokularını destekler, kırılmaları ve sıcaklık geçmesini engeller. Kompozitler, yalnızca çürükleri restore etmek için değil, dişlerin rengini ve biçimini değişitirerek kozmetik etkileri için de kullanılabilmektedirler. 






Diş İmplant


İmplant tedavisinin başarısı, implant öncesi ve sonrasında ağız sağlığı ve temizliğine özen gösterilmesine, iyileşme döneminde kullanılan alkol ve sigara miktarına, genel sağlık durumunun iyi olmasına (kontrol edilemeyen şeker hastalığı iyileşmeyi olumsuz yönde etkiler), implantların steril bir ortamda yerleştirilmesine, endikasyonun hekim tarafından doğru konulmuş olmasına doğrudan bağlıdır.

İmplant uygulamaları bir dizi karmaşık ve uzun süreli işlemleri gerektirir. Dolayısıyla rutin diş hekimi hizmetlerinden daha yüksek bir harcama gerektirirler. İmplant tedavileri tamamlanan hastalarda yapılan bir araştırmada, hastalar yaptıkları yatırımın karşılığını aldıklarını ve gerekirse aynı şeyi tekrar yaptıracaklarını belirtmişlerdir.

Diş implantlarının uygulanmasından sonra hasta tarafından temizliği tedavinin bir parçası olarak görülmelidir. Vücuda göre yabancı cisimler olduğu düşünülürse, diş implantlarının bakım, temizlik ve kontrollerinin doğal dişlere göre daha fazla önem arz ettiği aşikardır. İmplant üstü kullandığınız proteze göre, uygulayacağınız temizlik ve bakım, doktorunuz tarafından size anlatılacaktır. 
İmplant vidaları belirli kalınlığı ve genişliği olan yapılardır. Bu nedenle implant konulması öngörülen bölgede, çene kemiğinin, bu implant vidasını kabul edecek yükseklik ve genişliğe sahip olması gerekmektedir. Varolan kemiğin kalitesi de implant başarısını etkileyen faktörlerdenbirisidir. Ayrıca tedaviden önce ve implant ağızda kaldığı sürece dişetlerinin tamamen sağlıklı olması gerekmektedir. Hastanın genel sağlık durumu iyi olduğu sürece implant uygulamasını engelleyecek bir üst yaş limiti yoktur ancak kemik gelişimi tamamlanmamış çok genç hastalara uygulanması tercih edilmemektedir.

Porselen Diş


Laminalar minimum diş kesimiyle maksimum estetik sağlayan mükemmel uygulamalardır. Işık geçirgenliklerinden dolayı doğal dişten ayırt edilemezler ve ileri teknoloji ürünü "pressable" porselenden üretildikleri için asla renk değiştirmezler. Neon ışıklarında ve fotoğraf flaşında doğal diş efekti verirler. Ayrıca dil doğal diş yüzeyine temas ettiği için ağızda yabancı bir madde hissi kesinlikle olmaz. Laminaların hazırlık aşamasında dişlere hiç dokunulmadan kompozit model hazırlanarak ağızdaki bitmiş hallerini önceden göstermek mümkündür. Uygulaması çok basit ve kısa sürededir. Dikkatli şekilde ve bonding resin adı verilen materyal ile dişlere yapıştırılır. Yapıştırma işlemi sonucunda laminaları dişten ayırmak mümkün değildir. Bu yüzden kırılmaya karşı çok dayanıklıdır.




Protez Dişin Amacı


Protezde, hastanın kaybolan fonksiyonları tekrar kazandırılmaya çalışılırken, aynı zamanda bozulan konuşmasının da düzeltilmesi ve estetik görünümün de daha iyi olması amaçlanmaktadır. Böylelikle büyük oranda kaybedilen ağız sağlığı düzeltilirken toplum içinde eksik ya da harap olmuş dişlerle yaşamak zorunda kalan bireylerin psikolojik açıdan da desteklenmesi sağlanır. Çünkü bu şekilde yaşamlarını (bir süre de olsa) sürdürmek zorunda kalan bireyler, öncelikle gülmeyi unuturlar. Bu da fonksiyonel bozuklukların yanı sıra, insanlarda kendine güven duygusunun zedelenmesine neden olur. Bu tip hastalara yapılan çeşitli protezlerle insanların yaşam kalitesinin yükseltilmesi amaçlanır.



Zirkonyum


Zirkonyum (Zr) kimyasal bir elementtir. Atom numarası 40, atomik ağırlığı 91,22'dir. Heksago-nal kristal formunda bir yapı gösterir. Sıcaklığa ve korozyona karşı çok dirençlidir. Bir çok farklı bileşik halinde bulunabilir. Bunların en önemlisi zirkonyum oksit (ZrCfc) bileşiğidir. Zirkonyum sıcaklığa ve korozyona karşı çok dirençlidir. Bir çok farklı bileşik oluşturabilir. Bunlar zirkonat (ZrOs), zirkonu tuzu (ZrO"!) ve en önemli bileşiği ise zirkonyum oksittir (ZrCh)3. Zirkonyum metalinin ilk defa 1789 yılında Sri Lanka'da bulunduğu, 1824'teBerzelius tarafından ilk defa potasyumla işlendiği, 1904 yılında bomba yapısı içinde Lely ve Hamburger tarafından kullanıldığı rapor edilmiştir. Fotoflaş tozu, havai fişek veya işaret fişeği ilk kullanım alanlarıdır. 1949 yılında da termal reaktörlerde ısı koru olarak kullanılmıştır. Nükleer sanayide kullanım alanı vardır.

Zirkonyum 2. geçiş serisinin elementlerinden biridir. Elektronu konfigürasyonunda tamamlanmamış iki tane 4d elektronu vardır. Zirkonyum, hafniyum ve ütanyum'a benzer özellikler göstermektedir. Hafniyum ve ütanyım gibi zirkonyum elementi de :. ne 3d ve 5d elektronuna sahiptir. Bu üç elementin kimyasal ve fiziksel özellikleri birbirlerine benzer, aralarındaki fark çekirdek yapılarından kaynaklanmaktadır. Zirkonyumun elektronik yapısı normal bir metale uygundur Zirkonyum paslanmaz çelik gibi kuvvetlidir. 200°C'de 8.3X104 MPa olan elastik modülü düşüktür. Zirkonyum metalinin saflığı, mekanik özelliklerini arttırmaktadır. Zirkonyum reaktif bir metal olduğu için, hava veya solüsyon ile temas ettiğinde yüzeyinde hemen oksit tabakası oluşur. Oluşan oksit tabaka zirkonyumun korozyona karşı dirençli olmasını sağlar. Birçok ortamda zirkonyum, titanyum ve paslanmaz çeliğe göre daha dayanıklıdır: 130°C'de, %37 oranındaki hidroklorik asidin korozyon etkisine karşı çok dayanıklıdır, fosforik aside karşı aşınma direnci 65°C'de ve %40 oranına kadar çok iyidir, %0.1'in üzerindeki hidroflo-rik asidin zirkonyuma hızlı yapışma özelliği vardır.

Zirkonyumun elastik modülü düşüktür. Çok reaktif bir madde olup havada ve sıvı içerisinde hemen oksit ile kaplanır ve korozyona dirençli bir hale gelir. Diş hekimliğinde, malzemenin sağlam oluşu ve korozyona olan direncinden dolayı kullanımı gündeme gelmiştir. İmplant parçalan, post malzemesi olarak, ortodonti braketlerde, kompozit malzemesi olarak, kron ve köprü materyali olarak kullanılmaktadır.

Seramik implant çevresinde de canlı destek alveol kemiği ile arada başka hiçbir doku bulunmaksızın, yapısal ve fonksiyonel bağlantı ve bütünleşme sonucu oluşan osse-ointegrasyon görünmektedir. Oluşan bu bağlantının, oluşması farklı, seramik malzemelerinin implant materyali olarak kullanılmasını gündeme getirmiştir. Zirkonyum oksitle kaplanmış implantlarla ilgili in vitro ve hayvan deneyleri yapılmıştır. Grosser-Schreiber ve ark. ZrN ve TiN kaplanmış disklerde plak birikimini karşılaştırmış ve Zr N kaplanmış disklerde plak birikiminin az olduğu belirtilmişlerdir. Bunun da diş eti iltihabına karşı avantaj olacağını rapor etmişlerdir.

İmplant


40 yılı aşkın bir süredir Dünya üzerinde milyonlarca insana bu tedavi seçeneği uygulanmaktadır. Tarih boyunca çekilmiş dişler, tahta parçaları, fil dişi, kurumuş kemik, altın...gibi malzemeler implant olarak kullanılmıştır. Diş implantlarına yönelik en eski bilgiye Çin İmparatorluğu’nun M.Ö. 3216 yıllarındaki tıbbi tedavi yazıtlarında rastlanmaktadır. Günümüz implantları artık son teknolojik ilerlemeler sayesinde biyolojik ve biyomekanik prensipler baz alınarak geliştirilmiş ve başarıları kanıtlanmıştır. Literatürde beş yıllık başarı oranı % 98 olarak bildirilmektedir. Dental implantlardan tedavi seçeneği olarak bahsedilmesinin nedeni diğer yöntemlere alternatif teşkil etmesidir. Geleneksel diş tedavilerine göre implant tedavisinin avantajları kısaca şunlardır; köprü restorasyonlarında sağlıklı komşu dişlerin kesilmesi ihtiyacını ortadan kaldırır, çene yapısını ve kemik dokusunu korumaya yardım eder, hareketli yerine sabit tedaviyi mümkün kılar, hareketli tam protezlerin tutuculuğunu sağlar. Hastanın implant için uygun bir aday olup olmadığı, hekimin ayrıntılı muayenesi sonucunda belli olur. İlk seansta sistemik hikaye alınır, ağız içi muayene ve radyolojik inceleme yapılır. Bunun yanı sıra birçok kriter de göz önünde bulundurularak planlama yapılır. İdeal bir implant hastası genel olarak sistemik durumu kontrol altında, anatomik olarak yeterli kemiğe sahip ve tedavinin bilincinde olan kişidir. Ameliyat safhasında, hastaya normal diş çekiminde uygulanan lokal (bölgesel) anestezi altında, aseptik koşullar sağlanarak implantlar yerleştirilir. Sonrasında ise rutin cerrahi prosedürler uygulanır. İmplantın kemikle kaynaşma süresi ortalama 1,5-3 ay olup bu süre bazı durumlara göre değişkenlik gösterebilir. Kaynaşma süresini takiben de normal bir protez gibi işlemler devam eder ve hasta yeni dişlerine kavuşur. Sonuç olarak implant tedavisi, uygun hasta seçimi, donanımlı hekimlerin uygulaması ve iyi bir hasta bakımı ile kişiye ömür boyu hizmet edebilecek mükemmel bir tedavi seçeneği olup günümüz diş hekimliğinde gelinen en üst noktadır.




11 Ocak 2013 Cuma

Estetik Gülüş


Bu aşamada hastayla beraber en uygun tedevi planı kesinleştirilir. Aslında her diş doktoru hastasına en uygun tedavi planını sunmak ister. Bildiğiniz gibi, güzel bir gülüş için dişler beyaz, eksiksiz ve düzgün sıralanmış olmalı. Ayrıca dişleri saran diş eti açık pembe ve diş yüzeyi de düzgün görünmeli, işte bu görüntünün elde edilebilmesi için eksik dişler varsa boşluklar porselen vb. materyallerle restore ediliyor.Diş çürükleri de uygun renkte dolgu maddeleriyle ve dişin orjinal formuna sadık kalınarak dolduruluyor. Dişlerin diziliminde çapraşıklık sorunu da ortodonti tedavi yani dişlere tel takılmasıyla giderilebiliyor. Ancak doktorunuzu kısıtlayan bazı etkenler olabilir (hastaların sosyo-ekonomik düzeyleri, kültürel yapıları...gibi). Bu durumda diş doktoru hastasıyla son durumun tedavi ve estetik düzenleme sonucu nasıl olması gerektiğini anlatır.

Pedodonti Çocuk Diş Hekimliği ve Çocuğun Diş Hekimini İlk Ziyareti


Bunun için en ideal zaman bebeğin ilk dişleri çıktıktan sonraki altı aydır. Çocuğunuzun dişleri ile ilgili problemler çok erken yaşlarda başlayabilecektir. Bu dönemde bebeğin beslenmesi, diş bakımı ve emme alışkanlığı hakkında bilgi edinerek ortaya çıkacak problemlerin başlaman önlemek mümkün olacaktır.






Diş Beyazlatma


Diş beyazlatma insanların, son yıllarda, daha çok rağbet ettiği bir tedavi ve estetik yöntemidir. Dişler zaman içerisinde çeşitli nedenlerle renklenirler ve eski parlaklıklarını kaybederler. Gelişmiş beyazlatma teknikleri ile dişlerin doğal rengini daha beyaz ve parlak yapmak artık çok daha kolay.





Zirkonyum


Zirkonyum full seramik materyal ile yüksek dayanıklılığa sahip estetik diş hekimliği restorasyonları yapılabilmektedir.
Başlangıçta tek kron ve üç üyeli köprüler ile sınırlı olan zirkon bugün geliştirilmiş yüksek stabiliteye sahip 14 üyeli tek parça retorasyonlar yapılabilmektedir. Zirkonyum restorasyonlar özel olarak geliştirilmiş bilgisayarlı freze sistemi kullanılarak da yapılabilmektedir.

Zirkonyum porselenlerin başarısındaki en büyük neden; basınçlara ve kırılmalara karşı çok sağlam olmalarıdır. Özellikle ağızda kullanılan porselenlerde aranılan ilk özellik çiğneme ve ısırma kuvvetlerine karşı dayanıklı olma özelliğidir. Zirkonyum porselenlerin en önemli diğer özelliği ise doğal dişlere çok benzer estetik özelliklere sahip olmalarıdır. Zirkonyum porselenler doğal dişler gibi ışığı geçirebilirler ve bu da doğal diş görünümü verir.

Ayrıca zirkonyum porslenlerin en büyük farkı, diş dokuları ve dişeti ile olan mükemmel uyumudur. Zirkonyum porselen metal destekli porselenler arasındaki bu belirgin farklar, zirkonyum porselenlerin tercih edilme sebebidir. Özellikle sağlığı ve estetiği bir arada isteyen hastaların tercihi olan metal desteksiz zirkonyum porselenler daha uzun ömürlü olabilir.

Estetik Diş Hekimliği


Gülüş tasarımı, hekimlik ve sanatın birlikte uygulanarak, yüze özel ideal gülüşü sağlayabilmektir. Sizin birtakım kişisel istekleriniz ile sağlık ve doğallığı da birleştirerek sağlıklı bir gülüşü planlamaktır. Dişler, birbirleri ve onları çevreleyen yumuşak dokular ile uyumlu olarak dizilmiştir. Güzel bir gülüşün temel elemanları dişlerdir ve dolayısıyla diş şekilleri ve anatomik özellikleri hakkında kapsamlı olarak bilgi sahibi olmak, tüm tedavilerin temelini oluşturur. İyi tasarlanmış bir gülüşün nasıl olması gerektiği hakkında daha fazla fikir sahibi olabilmek için, yüz hatlarının iç ve dış kenarları incelenmelidir. Yüz hatları, cinsiyet, yaş, gülüş simetrisi, dişlerin sıralanışı ve renkleri, dudaklar ile diş etleri estetik gülüş ifadesini belirleyen faktörlerdir. Gülüş tasarımında tüm bu faktörler göz önüne alınarak dişlerin formu belirlenir.  Gülüş tasarımıyla daha genç görünmek mümkündür. Her açıdan çok daha sağlıklı, pırıl pırıl dişlere kavuşmanız mümkün. Diş beyazlatmadan, görünmeyen diş teline kadar kozmetik amaçlı birçok yenilik sizi bekliyor.


Diş Çürükleri


Diş çürükleri daha çok koyu renklenmelerle birlikte görülen oyuklar olarak algılanmaktadır. Önlenebilir bir hastalık olmasına karşın dünyada diş çürüğü deneyimi yaşamayan çok az insan vardır.


Diş Dolgusu Nedir ?


Günümüzde kullanılan dolgu maddelerinin çoğu sadece dişe tutunur, yapışmaz. Bu nedenle diş hekimleri dolgu yaparken bazı tutucu önlemler alırlar. Bu önlemler özel tutucu oyukların hazırlanmasıyla mümkün olur. Dolgu yaparken ana kural olarak iyi bir kavite (oyuk) hazırlanır; ve dişe yapılacak dolguyla çürümeden önceki doğal biçimi tekrar verilmeye çalışılır.
 
 






Pedodonti Çocuk Diş Hekimliği ve Çocuklarda Ortodonti


Ortodonti, ağız içerisinde düzgün sıralanmamış dişlerin düzeltilmesi ve bazı durumlarda da konum bozukluğu gösteren çenelerin düzeltilmesi ile uğraşan diş hekimliğinin bir bölümüdür.



10 Ocak 2013 Perşembe

Ortodonti ve Ters Kapanış

Bu durumda ise alt dişler üst dişlerin önündedir.

Ortodonti ve Derin Kapanış

Bu durumda üst ön keskin dişler alt dişlerin üstüne geçer ve bazen üst dişlerin ısırma çizgisi alt diş etlerine kadar gider.



Ortodonti ve Sıklaşma

Eğer dişler için yeterince yer yoksa, dişler çok büyükse veya çene çok küçükse kalıcı dişlerin doğru pozisyona kaymaları için yeterli yer olmaz.



Ortodonti ve Çapraz Kapanma

Bu durumda üst dişler alt dişlerin içine veya dışına otururlar. Çapraz kapanma, çiğneme ve ısırmayı zorlaştırdığından genelde ortodonti tedavi gerektirir.

Ortodonti ve Ağız Kapanış Bozukluklarının Çeşitleri

- Çapraz Kapanma,
- Sıklaşma,
- Derin Kapanış,
- Ters Kapanış,
- Ön Dişlerde Açıklık (Openbite),
- Yer Problemleri.

Ortodonti ve Ağız Kapanış Bozuklukları

Kötü bir kapanış çirkin gözükür ve bu insanların tedavi için ortodontiste gitmelerinin ana sebeplerindendir. Ayrıca çiğnemede zorluk çıkarır ve daha fazla çürüğe yol açabilir. Bu düzensizliklerin düzeltilmesi ağız sağlığınızı iyileştirir ve çiğnemenizi düzeltir.

Her Yaşta Ortodonti Tedavisi Mümkün Mü ?

Ortodonti tedaviler, gerekli oral ve radyolojik tetkikler sonucunda artık yaş sınırı tanımaksızın uygun olan her bireye yapılabilmektedir.Çocukların 10 yaşından önce ortodonti gözleme girmesini tavsiye edilir.

O yaşlarda yeterince kalıcı diş çıktığından, olası sorunları görmek mümkündür. Ama bütün kalıcı dişler çıkana kadar beklememelisiniz. Ortodonti tedaviye erken yaşta başlamanın bir çok avantajı vardır. Örneğin çocuklar büyürken genişleme aletleri damağın genişliğini ayarlamak için modifiye edilebilir ve böylece dişlerin daha düzgün çıkması sağlanır. Böyle tedavilerin erken yaşta yapılması hastanın ortodonti potansiyelini arttırır.

Çoğu insan ortodonti tedaviye kalıcı dişlerin çoğunun çıktığı ve tedavinin en etkili olduğu ergenlik çağında başlar. Yükselen diş sağlığı bilinciyle yetişkinler de artan sayılarla ortodonti tedavi görmektedirler. Fakat yetişkin tedavisi daha karışıktır ve bazen bir sorunu gidermek için birden fazla uzman gerekebilir.

Örneğin yetişkin hastalar diş eti sorunlarına karşı daha hassastırlar ve bunu düzeltmezlerse ileride düzeltici çene ameliyatı gerektiren çene ve eklem sorunları olabilir. Yetişkin tedavisindeki en önemli engel yetişkinlerin artık büyümemeleridir.